Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de her geçen yıl yapılan akademik yayınların sayısı artmaktadır. Türkiye’de son 20 yılda kurulan yeni üniversiteler ve artan akademisyen sayıları ile birlikte yapılan akademik araştırma miktarı neredeyse 2 kat artmıştır. YÖK verilerine göre 2014 yılında 140.000 civarında olan öğretim üyesi ve öğretim görevlisi sayısı 2021 yılı itibari ile 203 Üniversiten 180.000’e çıkmıştır.
Akademik araştırmalar içerisinde istatistiki analizler yapan bilim dalına Bibliometrics bu dalın içerisinde belirli üniversitelerin veya bölümlerin başarılarını ölçen alt bilim dalına Scientometrics denir.
Artan akademik yayınlar ile birlikte hem kurumlar hem de bireyler kendi başarılarını ölçmek için bu bilim dallarının ürettiği metrikleri kullanmaktadırlar. Her ne kadar kullanılan metriklerde belirli bir standart olsa da kullanılan veriye göre metriklerde çok ciddi değişimler gerçekleşebilir.
Türkiye merkezli dergilerin ve makalelerin sayısında son yıllarda artış göstermektedir. TÜBİTAK ULAKBİM’in ilan ettiği veriye göre 2020 yılı için Web Of Science (WOS) atıf veri tabanlarında (SCI, SSCI, AHCI) İndekslenmekte olan Türkiye adresli bilimsel dergiler sayısı 63’dür 1 . WOS’da indekslenen 63 derginin 10’undan azı Sosyal Bilimler alanında yayın kabul etmektedir. Türkiye’de yayınlanan 2500’e yakın dergiden sadece %2.5’u WOS’un ilgili dizinlerinde indekslenmektedir. Diğer bir uluslararası indeks olan Scopus’un verilerine göre Türkiye merkezli indekslenen makale sayısı 40.000 civarındadır 2 . Scopus’un indekslediği verilerin Türkiye’de üretildiği hesaplanan 600.000 yayının sadece %8.5’una denk gelmektedir.
Uluslararası alanda bazı bibliyometri yazılımları yer alsa da üsteki verilerden görülebileceği gibi dergilerin %90’inden fazlası uluslararası bibliyometri yazılımlarının temel aldığı veri tabanlarında yer almamaktadır. Uluslararası alanda çalışan bibliometri yazılımları üzerinden üniversiteleri değerlendirmek tek başına sağlıklı sonuçlar çıkaramayacaktır.